Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Atıf Özbey

Şeyh Sait efendinin ardından-1

Şeyh Sait… 

Bu ismi geçmişte ve bugün Doğu ve Güneydoğu‘da çok duymuşsunuzdur.

Aynı isimde bir kaç tane zattan bahsedebiliriz.

Ancak benim bu yazıda dilimin döndüğü kadar bahsetmek istediğim Şeyh Sait efendi…

23 Haziran 2021 Çarşamba günü (81 yaşında) dâr-ı bekâya irtihal eden Kağızmanlı muhterem zat…

Rahmetli babam kendisinden 1998’lerde bana bahsetmişti. İlim ve siyaset adamı olduğunu söylemişti.

Bir kış günü Avni Bingöl abimizin marketinden çıkarken, babam eline eğildi ve “işte Şeyhimiz” diye tanımamı sağladı.

Üstadın elini öptüm. İlk intibahım elinin büyüklüğü ve pamuk gibi oluşuydu.

Kürtçe ve Türkçe kurduğu dua yüklü cümleleri ve bir Osmanlı beyefendisi gibi heybetli giyim-kuşamı, muhatabını hemen etkiliyordu.

26 Mart 1999 mahalli idareler seçimlerinde Avni Bingöl Bey, Doğruyol Partisinin Kağızman Belediye Başkan adayı olmuştu.

Ali amcam ile rahmetli Sabri amcam da Avni Bey‘in güçlü destekçileriydiler.

Seksenli İsmet Yüce ağabey ise, DYP’nin ilçe başkanıydı.

Babamla birlikte biz Osman Nihat Yüce amcayı destekliyorduk.

Ancak amcalarımdan dolayı DYP’nin seçim kampanyasını da yakından takip ediyordum.

Büyüğümüz Sait amcanın, DYP kampanyasının lideri konumunda olduğunu her fırsatta müşahede ediyordum.

İlaveten özelikle merhum Mehmet Demir ağabeyden dolayı aile büyüğümüz, köyümüzün muhtarı Nebi dayım da DYP’yi destekliyordu.

Seçimlerin galibi ise Osman Nihat amca olmuştu.

Sabri Güner Bey‘in ismini çok duyuyordum.

Sait amcanın, kıymetli kardeşi için siyasi zemin hazırlamakta olduğu kesif bir şekilde konuşuluyordu.

Şeyhimizin evladı, şu anda ilçemizin Milli Eğitim Müdürü Suat Hoca ve büyük üstadım Şeyh Ebubekir Parlak hocamızın oğlu Muhammed Bey ile Kağızman Lisesinde çok iyi bir arkadaşlık ortamımız vardı.

Bir gün bana Sabri ağabeyin parti çalışmaları için ilçeye geldiğini haberini verdiler.

Sabri Bey’i ve yanındaki DYP Genel Merkez heyetini İsmet Yüce Bey‘in işyerinde ziyaret ettik.

Sabri Bey’i çok beğenmiş, Refah Partisine çok layık görmüştüm.

Bu arada Sait amcanın büyük oğlu Süreyya ağabeyimizin öncülüğünde, Milli Görüşçü ilçe müftümüz merhum Hasan Hoca‘dan Arapça dersler alıyorduk.

Bu derslerin Pakistan’daki İslami ilimler tahsilimde çok faydası oldu.

Süreyya ağabey, Sabri Bey ile ilgili bize çok daha fazla bilgiler veriyordu.

Kurs arkadaşlarımızdan birisinin de Av. İbrahim İlimsever olduğunu burada not etmek isterim.

İbrahim ağabey, bir gece İhlas sûresini çok veciz bir şekilde bize tefsir etmişti, kulaklarımda tüm tazeliğiyle hâlâ çınlıyor.

*

1990’nın Kurban bayramında ilçede Milli Gençlik Vakfına kurban derilerini topluyordum.

Süreyya abi vasıtasıyla şeyhimize gittik.

Evinin bulunduğu mahallede bir nevi talimat verdi.

Kurban bayramında herkes poşetler içerisinde evinin kapsına derileri bırakmış, üstadımız da ben gelinceye kadar başında beklemişti.

Huzuruna vardığımda başındaki kendisine özgü takkesi, kırma kollu cep saati, zarif ve bir o kadar temiz elbisesi beni yine büyülüyordu.

Bir yerde durup bir şey bekliyorsa bir eli kemerin üstünde olurdu.

Elini öptüm ve emanetleri teslim aldım.

Her zamanki gibi duayla o büyük el başımı okşadı.

Süreyya ağabey vasıtasıyla bana lise döneminde birçok defa harçlık göndermiştir.

O veren elin, verdiğini unuttuğunun şahidiyim.

İlk sohbeti Ali amcamın vefat eden sevgili oğlu Nihat‘ın taziyesinde oldu.

Ondan sonra da yıllarca bu tatlı ve bir o kadar ilim dolu sohbetlerini dinledik.

“Huda hafize teve (Allah hafızı olsun)” duası, onun en meşhur duasıydı.

1991 Milletvekili Genel Seçimlerinde Sabri ağabey, DYP Kars 2. sırasında milletvekili adayı oldu.

Iğdır ve Ardahan, o zaman Kars’ın hâlâ ilçeleriydi.

Koca bir Kars…

Aralık‘tan Posof‘a 400 km’lik büyük bir il…

Sait amca uzun yıllar yaptığı siyasi çalışmaların meyvelerini her ilçe ve köyde ortaya koyarken, bir baba şefkati ve göz nuruyla hazırladığı Sabri Bey‘in beğenisi de doruktaydı.

Kağızman’daki 1991 DYP mitinginin kalabalığı ve ihtişamının bir istisna olduğunu, Sabri Bey de kabul ediyor.

Gençler, Sabri Bey‘i (41 yaşındaydı) omuzlarda kürsüye getirmişti.

Konuşması sürekli büyük tezahüratlarla kesiliyordu.

20 Ekim 1991 seçimleri sonuçlanmış ve DYP, Kars‘ta 2 milletvekili çıkarmıştı.

Sabri Bey 2’nci sıradaydı ama aldığı yüksek tercihli oylarla 1’inci sırada seçilmişti.

Bu kampanyanın her noktasında, her virgülünde abisi, büyüğümüz Şeyh Sait’in çekicinin izleri vardı.

Siyaset ile ilgili hangi ortamda konuşursa konuşsun, “Büyük Allah‘tır. Beni büyüğünüz olarak kabul ediyorsunuz ama bilesiniz ki siyasette bizim adımıza karar mercii Sabri Bey‘dir.” derdi.

Benim Sabri ağabeye ve arkadaşlarım olan evlatlarına saygım ve muhabbetim her daim oldu.

Tamamen fikirsel gerekçelerle Refah Partisini destekledim.

Umarım beni mazur görmüşlerdir.

NOT: Devamı gelecek…

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER