Ani‘nin giriş kapısından 2,5 kilometre uzaklıkta, Alaca Çayı‘nın Arpaçay Nehri‘yle birleştiği noktanın 1100 metre üstünde… Bu yapılar içerisinde Ani‘nin batısındaki Bostanlar deresinin karşı kıyısında yer elan bir tepede, yanardağların püskürttüğü kül, kum ve lav parçacıklarından oluşan, çoğunlukla açık renkli, hafif gözenekli bir tür çökelti taşı olan tüfün oluşturduğu kayalıkların içine oyulmuş güvercinlikler hayranlık uyandırıyor.
Türkiye’de Ani yeraltı yapıları üzerine ilk sistematik çalışmayı yapan Araştırmacı-Yazar Sazai Yazıcı, geçtiğimiz günlerde Anadolu Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada, güvercin yetiştiriciliğinin geçmişte değişik amaçlarla yapıldığınını belirterek, “Güvercinliklerden oluşan klasik bir posta teşkilatını tasavvur etmek kolay değil. Bostanlar Deresi’ndeki güvercinliklerden sağlanan gübrelerle burada sebze ve meyve üretiminde oldukça başarılı sonuçlar elde edildiği de görülüyor.” ifadelerini kullanmıştı.
Güvercinlerin posta amaçlı kullanılmış olabileceğini de aktaran Yazıcı, Gürcü egemenliği sırasında büyük toprak sahiplerinden Tigran Honentz, Emek ve Awetenc‘e ait Ani içkale‘nin hemen altındaki güvercinliklerin bu amaçla kullanılmış olabileceğini sözlerine eklemişti.