Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya

Sınır kapıları yeniden açılır mı? Türkiye ve Ermenistan’ın şartları ne?

Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ’daki zaferinin ardından 3 Nisan 1993’ten beri kapalı olan Türkiye-Ermenistan sınır kapılarının açılıp açılmayacağı konusu yeniden gündeme geldi. BBC Türkçe de Türkiye ve Ermenistan’dan yetkililerle ve uzmanlarla konuşarak iki ülkenin bu konudaki tutumunu ve beklentilerini haberleştirdi. 

Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ'daki zaferinin

Ece Göksedef imzalı haberde; 1991‘de Sovyetler Birliği‘nden ayrılıp bağımsızlığını ilan eden Ermenistan‘ı,  ilk tanıyan ülkenin Türkiye olduğuna dikkat çekildi.

Ardından Türkiye-Ermenistan sınır kapılarının neden kapatıldığı konusuna ve Dağlık Karabağ‘da 9 Kasım 2020‘de imzalanan ateşkesin ardından sınır kapılarının yeniden açılmasına ilişkin Türkiye‘nin verdiği sinyallere değinildi.

Sonrasında ise sınır kapılarının açılmasının mümkün olup olmadığı ve Türkiye ile Ermenistan‘ın şartlarının ne olduğu soruları, bir Türk diplomatik yetkiliye, Ermenistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Anna Naghdalyan’a ve Erivan‘da yaşayan gazeteci Mark Grigoryan‘a yöneltildi.

“ÖNCELİKLE 9 KASIM’DA İMZALANAN HÜKÜMLERİN HAYATA GEÇİRİLMESİ GEREK”

Haberde ismi açıklanmayan Türk diplomatik yetkili, bunun için öncelikle ateşkesin şartlarının tam anlamıyla yerine getirilmesi gerektiğine dikkat çekerek şunları dile getirdi;

“Uzun zamandır ifade ettiğimiz gibi, Azerbaycan-Ermenistan ilişkilerinde yaşanacak bir normalleşme, bölgemizin istikrarını olumlu etkileyecektir. Bunun için her şeyden önce, 9 Kasım‘da Azerbaycan, Rusya Federasyonu ve Ermenistan arasında imzalanan Ortak Açıklama’daki hükümlerin eksiksiz hayata geçirilmesi gerekmektedir.”

Ayrıca bölgesel işbirliğinde “Ermenistan‘ın kendi tercihiyle eksik halkayı oluşturduğunu” söyleyen Türk yetkili, “Esasen uzun zamandır söylediğimiz gibi, Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki ilişkilerin düzelmesi, Türkiye-Ermenistan ilişkilerine de yansıyacaktır. Ermenistan gerçekten barışın bir ortağı gibi hareket ettiği ölçüde, bizden karşılık görecektir. O takdirde sınırlar da açılır, normal ilişkiler devreye girmeye başlar.” dedi.

ERMENİSTAN DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ: MESAJLARA DEĞİL YAPILANLARA BAKIYORUZ

BBC Türkçe, başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere Türkiye‘den verilen mesajlara Ermenistan‘ın ne yanıt vereceği sorusunu Ermenistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Anna Naghdalyan‘a yöneltti.

Soruya doğrudan olumlu ya da olumsuz bir yanıt vermek yerine “Mesajlara değil, yapılanlara bakarız” diyen Naghdalyan, şunları dile getirdi;

“Biz Türkiye‘den gelen mesajlara değil, yapılanlara göre hareket ederiz. Dağlık Karabağ halkına yönelik 44 günlük taarruz boyunca Türk yetkililerin yaptıkları gayet açıktı. Türkiye, Dağlık Karabağ çatışmasını Güney Kafkaslar‘daki yayılmacı politikasını teşvik etmek için kullandı. Türk yönetimi ‘Ermeni Soykırımı’nı meşrulaştırıyor ve Azerbaycan‘ın da Dağlık Karabağ halkına yönelik aynı soykırım politikasını destekliyor. Bu gerçekler, gelen bazı mesajlarla göz ardı edilemeyecek gerçeklerdir.”

ERMENİ GAZETECİ: EKONOMİK KAZANÇ İÇİN İHTİYAÇ VAR AMA ZAMANLAMA YANLIŞ

Ermenistan‘ın başkenti Erivan‘da yaşayan gazeteci Mark Grigoryan, tüm bu gelişmeler ışığında aslında Ermenistan‘ın ekonomisinin toparlanması için komşularıyla sınır kapıların açılmasının en pratik çözüm olduğunu; ancak Dağlık Karabağ’daki büyük yenilginin ardından bunları konuşmak için çok erken olduğunu söyledi:

“Burada her şeyden önce asıl sorun, halkın mevcut hükümete olan güveni inanılmaz derecede düşük. Yani şu an bu hükümet hangi adımı atarsa olumsuz karşılanır. Eğer herhangi bir yetkili şu an Türkiye‘yle ilişkilerin normalleşmesinden söz ederse, bu yeni bir savaş yenilgisi olarak algılanır.

Ermenistan açık şekilde ekonomik olarak daha fazla gelire ihtiyaç duyuyor. Bunun en kolay yolu da komşularla ticaret yapmak. Ama daha çok yeni bir savaş kaybedildi. Ulusal bir trajedi, ciddi bir kayıp hissi var. Dolayısıyla halkın biraz daha zamana ihtiyacı var. Herkes buna ihtiyaç olduğunun farkında ama şu an Ermeniler için pek iyi bir zamanlama değil.”

“ERMENİ HALKININ TÜRKİYE VE AZERBAYCAN’A GÜVENSİZLİĞİ CİDDİ BOYUTTA”

Grigoryan, kış ve bahar aylarında savaşın da etkisiyle ekonominin daha kötüye gideceğini ve halkın bu koşulları daha fazla hissetmeye başlayacağına da dikkat çekti. Ancak o zaman sınır kapılarının açılması, halkın “kendisini güvende hissetmesine” bağlı diyen Ermeni gazeteci, ardından şunları kaydetti;

“Sınırların açılması çok önemli bir konu ancak şu an asıl mesele, halkın ulusal güvenlikle ilgili ciddi endişe yaşıyor olması. Şu an birinci gündem maddesi bu. Türkiye ile Azerbaycan‘a duyulan güvensizlik son derece yüksek. Güvenin tekrar sağlanması çok zor olacak ama bu sağlanır sağlanmaz, güvenliklerinin garanti altına alındığından emin olur olmaz Ermeniler de kapıların açılmasından memnuniyet duyacaktır.”

Grigoryan‘a göre daha önce Azerbaycan‘ın engel olduğu normalleşmeye, bu kez Ermeni halkının kaygıları engel oluyor:

“Ne zaman Erivan‘la Ankara arasında kapıların açılması konuşulsa, 1915 olaylarıyla ilgili tartışmalara rağmen olumlu adım atılsa, Azerbaycan aksi yönde baskı uygulamıştı. Şimdi Azerbaycan hazır ama Ermenistan çok aşağılayıcı bir yenilgiyle karşı karşıya, bu durum bu kez Ermenistan’ı engelliyor.”

Dağlık Karabağ‘da çatışmalar devam ederken, Ermenistan parlamentosunda 2021’in ilk altı ayını kapsayan şekilde Türk ürünlerinin boykot edilmesi kararı çıkmıştı.

Grigoryan bu kararı da hatırlatarak “En azından bu süre içinde kapıların açılmasının burada gündeme gelmesi çok zor” dedi.

Kaynak: BBC Türkçe