Nöbetçi Eczaneler
İSTANBUL (AA) – Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği (TSPB) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Öztop, “Birlik olarak her geçen gün yeni bir unicorn'un sahneye çıktığı Türkiye'de yeni nesil girişimcilik ekosisteminin geliştirmesinde sermaye piyasası olanaklarını daha etkin kullanılmasını ciddi bir gündem olarak önümüze aldık. Yenilikçi projelerin finansmanı için kitle fonlaması gibi yeni nesil finansman modelleri ülkemiz sermaye piyasasına kazandırılıyor.” dedi.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ve TSPB iş birliğinde “Şirketlerin Finansmana Erişiminde Sermaye Piyasası Araçlarının Rolü” konulu çevrim içi bir panel düzenlendi.
TSPB Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Öztop, panelin açılışında yaptığı konuşmada, sermaye piyasalarının sağladığı doğrudan uzun vadeli finansman kaynakları ile şirketlere çok yönlü katma değer yaratma olanaklarına sahip olduğunu ve halka arzın, şirketlerin sermaye piyasası olanaklarından doğrudan yararlanabilmesi için son derece önemli bir yol olduğunu dile getirdi.
Kote şirketlerin piyasa değerinin referans olarak ortaya çıkmasının birleşme, satın alma gibi işlemlerin şirketin makul değeri üzerinden yapılmasına da imkan sağladığını aktaran Öztop, halka açılmanın şirketlerin kurumsallaşması yolunda da itici bir güç olduğunu söyledi.
– “11 ayda 48 şirket ile 3 gayrimenkul yatırım ortaklığı 20 milyar TL’lik halka açılma gerçekleştirdi”
Yatırımcıların yoğun ilgisi nedeniyle geçen yılın son çeyreğinden itibaren şirketlerin de halka açılmaya olan ilgilerinin paralel şekilde artış gösterdiğine dikkati çeken Öztop, “Yılın ilk 11 ayında 48 şirket ile 3 gayrimenkul yatırım ortaklığı 20 milyar TL’lik halka açılma gerçekleştirdi. İkincil halka arz veya sermaye artırımı yoluyla şirketlerimizin sermaye piyasalarımızdan sağladığı kaynak tutarı ise 14 milyar lira oldu. Dolayısıyla bu konu açıkçası bizim için şu anda çok önemli.” ifadelerini kullandı.
Şirket sayısı itibarıyla daha gidecek çok yol olduğunu belirten Öztop, “Çok da potansiyelimiz var. Örneğin, İstanbul Sanayi Odası'nın 500 şirketinde halka açık şirket sayısı hala 70'in altında. ISO 1.000’e baktığımızda ise 100’ün altında. Dolayısıyla daha çok büyük şirketlerimizin halka arza nispeten sermaye piyasalarında biraz mesafeli olduklarını görüyoruz. Halbuki hükumetimiz malumunuz ilk defa işlem görmek üzere yüzde 20 oranında halka arz edilen kurumlar için kurumlar vergisinde 2 puan indirime gitti. Dolayısıyla böyle bir avantaj da halihazırda varken ayrıca ölçek itibarıyla gerek yurt içi gerek yurt dışı yatırımcıların çok yoğun bir ilgi göstermiş olduğu borsamızdan kaynak sağlamanız için çok uygun bir ortam olduğunu ifade etmek isterim.” diye konuştu.
İbrahim Öztop, sermaye piyasalarının pek çok uzun vadeli finansman araçlarına sahip olduğunu ve bu alanda hem geleneksel tarafta bono ve tahvillerin hem faizsiz finansal araçları tarafında sukuk ihraçlarının önem arz ettiğini ifade ederek, “Teminatsız ürünler olan bono ve tahviller, menkul kıymetleştirmenin bir türü olan sukuk ihraçları ile şirketlerimiz alternatif kaynaklara erişim sağlıyor. 2021 yılı içerisinde, 238 milyar TL’lik borçlanma aracı ihracı yapıldı.” açıklamasında bulundu.
– “Yeni nesil girişimcilik, ülkeler arası ve şirketler arası rekabeti yeniden şekillendiriyor”
Günümüzde yeni nesil girişimciliğin, ülkeler arası ve şirketler arası rekabeti yeniden şekillendirdiğine dikkati çeken TSPB Başkanı Öztop, şunları kaydetti:
“Birlik olarak her geçen gün yeni bir unicorn'un sahneye çıktığı Türkiye'de yeni nesil girişimcilik ekosisteminin geliştirmesinde sermaye piyasası olanaklarını daha etkin kullanılmasını ciddi bir gündem olarak önümüze aldık. Yenilikçi projelerin finansmanı için kitle fonlaması gibi yeni nesil finansman modelleri ülkemiz sermaye piyasasına kazandırılıyor. Sermaye Piyasası Kurulumuz, ortaklığa dayalı kitle fonlaması modelinin yanı sıra borçlanmaya dayalı kitle fonlaması modeline ilişkin Kitle Fonlaması Tebliği'ni de 2021 yılı içinde yayınladı.”
– “Finansman ve risk yönetimi olanaklarını daha fazla kullanmaya davet ediyorum”
Şirketlere sermaye piyasasının sunduğu finansman ve risk yönetimi olanaklarından daha fazla yararlanma çağrısında bulunan Öztop, sözlerini şöyle tamamladı:
“Türkiye sermaye piyasalarının büyümesi ve derinleşmesinin şirketlere, yatırımcılara ve ülkemizin sürdürülebilir büyümesine çok yönlü katkı sağlayacağını biliyoruz. Birlik olarak bunu önceliklendiren finansal ekosistemi yaratmak için tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğimizin de altını çizmek isterim. Veriler bize sermaye piyasaları olarak güçlü bir potansiyele sahip olduğumuzu gösteriyor. Bu vesileyle şirketlerimizi sermaye piyasalarımızın sunduğu finansman ve risk yönetimi olanaklarını daha fazla kullanmaya davet ediyorum.”
– “Fırsatları değerlendirmek adına finansman kaynaklarına ulaşım önem arz ediyor”
TİM Başkanı İsmail Gülle ise küresel tedarik zincirlerinde büyük bir dönüşüm süreci yaşandığını belirterek, bu dönemde ortaya çıkan fırsatları değerlendirmek adına finansman kaynaklarına ulaşımın önem arz ettiğini söyledi.
Panelde, finansmana erişimde sermaye piyasalarının önemi ve sermaye piyasasının enstrümanları ile şirketlere kaynak sağlanması konularında konuşmalar yapılacağını bildiren Gülle, firmaların beklentilerinin büyük olduğunu aktardı.
Firmaların karşılarına çıkan her fırsatı değerlendirmesi gerektiğini vurgulayan Gülle, ihracat ailelerinde ve tüm şirketlerde bir farkındalık oluşturmak amacıyla paneli düzenlediklerini belirtti.
Gülle, “Bu internet seminerlerinin ihracatımızda oluşan fırsatlara doğru yönlendirilmesi adına son derece önemli ve faydalı olduğu kanaatindeyim. TSPB iş birliğinde, 'Kur Riski Yönetimi' başlığıyla başlattığımız panel serimize, ihracatçılarımızın sorun ve ihtiyaçlarına çözüm üretecek temalarla devam edeceğiz.” diye konuştu.
– “Bize lazım olan farklı enstrümanlar, farklı akıllar, farklı yöntemler, o da sermaye piyasalarında var”
İhracatta finansmanın en önemli olduğu dönemde bulunduklarını belirten Gülle, şunları kaydetti:
“Finansman artık çok önemli. Mevcutta emtialardaki artışlar önemli, finansman maliyetinin artışı var. O nedenle daha çok iş yapıyoruz, daha büyük işlerin içerisindeyiz. Bunu da ancak finansman büyümesiyle sağlayabiliriz. O nedenle tek bir kaynak, tek bir kredi, tek bir yöntemle bu işlerin sürdürülebilirliği de tartışılır konumda. Bize lazım olan farklı enstrümanlar, farklı akıllar, farklı yöntemler. O da sermaye piyasalarında var. Onu iyi okumak, iyi değerlendirmek lazım.”
Öte yandan şirketlerin ve yatırım kuruluşlarının ortak, yönetici ve çalışanlarının yanı sıra yatırımcıların ve konuya ilgi duyan herkesin bilgilendirilmesi ve farkındalık oluşturulması hedeflenen panel kapsamında iki farklı oturum yapıldı. Panelin ilk oturumunda Stratejist Özgür Hatipoğlu'nun moderatörlüğünde Ünlü&Co Kurumsal Finansman Direktörü Zeynep Koçak, “Şirket Satın Alma ve Birleşme”, Halk Yatırım Menkul Değerler A.Ş. Kurumsal Finansman ve Danışmanlık Müdürü Dr. Menevşe Özdemir Dilidüzgün, “Halka Açılma”, Borsa İstanbul AŞ Kotasyon Direktörü Bülent Aydoğar, “Kotasyon” konusunda görüşlerini sundu.
Panelin ikinci oturumunda ise Yatırım Finansman Menkul Değerler AŞ Ekonomisti Erol Gürcan, “Uluslararası Piyasalardaki Son Durum” hakkında bilgi verdi.