İslam’ın ahlak reçetesi

Toplumu oluşturan, nizamda tutan en önemli ilke ahlaktır. Güzel bir ahlakı kendisinde yer eden toplum yahut birey, emin bir mutluluğun bir adayıdır. Emin bir mutluluğun reçetesi ise bittabi İslam’dadır. Zira İslam dini, toplumun ahlak yapısını yakından işlemiş ve bunun için çeşitli kurallar ve ölçütler koymuştur. Toplumun temel taşlarını oluşturan saygıyı, sevgiyi ve hoşgörüyü emreden ve […]

Toplumu oluşturan, nizamda tutan en önemli ilke ahlaktır.

Güzel bir ahlakı kendisinde yer eden toplum yahut birey, emin bir mutluluğun bir adayıdır. Emin bir mutluluğun reçetesi ise bittabi İslam’dadır. Zira İslam dini, toplumun ahlak yapısını yakından işlemiş ve bunun için çeşitli kurallar ve ölçütler koymuştur.

Toplumun temel taşlarını oluşturan saygıyı, sevgiyi ve hoşgörüyü emreden ve bunu Hz. Muhammed (s.a.v.) gibi muazzam bir insanla örnekleyen İslam, sanıldığı gibi sadece ibadetlerden yapılı bir yasa kurumu değildir.

Hz. Muhammed (s.a.v.), kendi döneminde toplumun emin olduğu, doğruluğuna kanaat getirdiği, saygı duyduğu, bazı tartışmalarda adaletine güvenilip hakem seçildiği bir kimse olmuştur.

Bu ahlaki tutumuna peygamberlikten önce de peygamberlikten sonra da devam eden Hazreti Peygamber, İslam ahlak normlarının en önemli ve en güçlü örneklerinden biri olmuştur.

Ayrıca Kur’an’ı Kerim’de Yüce Allah, Hz. Muhammed’i kast ederek “Ve hiç kuşkusuz, sen büyük bir ahlak üzeresin” (Kalem 4) diye buyurmuş, Hz. Muhammed’in ahlakına bizzat işaret etmiştir..

Bunun yanı sıra doğru konuşmayı, varlığa sevgiyle yaklaşmayı, zarafeti, iffeti, gönlü hoş tutmayı emreden İslam, yalan konuşmayı, kalp kırmayı, kabalığı, zinayı, tacizi, kötü söz kullanmayı, toplumun ahlak yapısını bozacak her türlü taşkınlığı, davranışı yasaklamıştır.

Böylelikle Yüce Allah, topluma sadece ahlaklı olmayı emretmemiş, aynı zamanda ahlaklı bir toplumun nelerle mümkün olabileceğini de sıralamıştır.

Biz buna reçete diyoruz. İyi bir insan olmak için, iyi bir toplum olmak için uyulması gereken reçete.

Günümüz ahlak yapısının sürekli eleştirildiği bir ortamda asıl eksiğin ne olduğu gözden kaçmamalıdır. Yetişme ve gelişme aşamasında olan her birey evvela tanıyacağı şey Yüce Allah ve Yüce Allah’ın yasalarıdır. Hz. Muhammed’in ahlak yapısıdır.

Nasıl ki adalet arayışından çeşitli ideolojilerin peşine düşüp İslam’dan uzaklaşmak adaleti tamamen eksik bıraktıysa, aynı şekilde ahlaklı bir toplumun inşası da İslam’dan uzaklaşmakla gerçekleşmez aksine ortadan kalkar.

Reçete belli: İslam’a yönel ve ilk yasasına uy, yani Allah’a itaat et! Sonra Kur’an-ı Kerim’de buyrulduğu gibi doğru yol üzerine ol ve Yüce Allah’ın emrettiği tüm ahlaki ilkeleri ruhuna inene kadar işle. Zira gönülde işlenmemiş sözün, dilde birikmiş közü yoktur.

Selam ve dua ile…

Exit mobile version