Nöbetçi Eczaneler
VAN (AA) – Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, “Esas olan enflasyonla mücadeleyi kazanmaktır, hayat pahalılığını bitirmektir, bunun da mücadelesi verilmektedir.” dedi.
Destici, Siirt'ten kara yoluyla Van'a gelirken Bitlis'in Tatvan ilçesinde esnaf ziyaretinde bulundu.
Burada vatandaşlarla sohbet ederken bir ilçe sakininin “Türk, Kürt ayrımı yoktur, hepimiz kardeşiz. Buralara her zaman gelin.” demesi üzerine Destici, ilgi ve alakalarından dolayı teşekkür ederek, “Kürt, Türkmen, Zaza, Çerkes, hepsi büyük Türk milletidir.” diye konuştu.
Destici, daha sonra Van'da partisinin Güvenlik Korucuları Şehit ve Gazi Aileleri Federasyonu Konferans Salonu'nda düzenlediği “Van Buluşması”na katıldı.
BBP Genel Başkanı Destici, konuşmasında yeni tip koronavirüs salgınıyla tüm dünyanın ve Türkiye'nin hayat pahalılığıyla, yüksek enflasyonla karşı karşıya kaldığını söyledi.
Diğer zorluklarda olduğu gibi bu süreci de güç birliği yaparak yeneceklerini ve milleti yine refaha, zenginliğe, adil paylaşıma kavuşturacaklarını anlatan Destici, şöyle dedi:
“Bu süreçten hiç etkilenmeyenler, krema tabakası dediğimiz geliri çok yüksek olan TÜSİAD'çılar gibi grupların olduğu bir kesim var. Bunlar bu süreçten de etkilenmiyorlar, zenginliklerine zenginlik katarak yaşamaya devam ediyor ve hayatlarını sürdürüyorlar. Bir de onları destekleyen siyasetçiler ve medya temsilcileri var. Aslında onlar da hiçbir şekilde etkilenmiyorlar. Onların da tuzu kuru lakin vatandaşımızı ajite etmeye ve buradan bir siyasi rant elde etmeye çalışıyorlar ama milletimiz her zamanki gibi kardeşliğin, devletinin varlığının, ülkesinin bütünlüğünün, milletinin istiklalinin ve istikbalinin, elbette adil bir paylaşımın yanında duracaktır.”
– “Asgari ücret, enflasyondaki kadar zamlanmalıdır”
Bu süreçten en çok etkilenenlerin beklentilerine cevap vermenin Türkiye'yi yönetenlerin ve siyasetçilerin sorumluluğunda olduğunu aktaran Destici, BBP ve Cumhur İttifakı olarak bunun mücadelesini vermeye devam ettiklerini dile getirdi.
Ocak ayında asgari ücrete yüzde 50 zam yapıldığında Türkiye'de enflasyonun yüzde 30 seviyelerinde olduğunu anımsatan Destici, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Enflasyonun 20 puan üzerinde zam yapıldı. Bu, Cumhur İttifakı karşısındaki muhalefetin dahi aklına getiremeyeceği oranda büyük bir iyileştirmeydi ama bugün baktığınızda enflasyon yüzde 70'e geldi, arada 20 puanın üzerinde fark oluştu. Elbette temmuzda memurlarımıza, emeklilere, diğer çalışanlara bir enflasyon farkı verilecekse aynı fark asgari ücretlilere de verilmeli ve asgari ücret temmuzda yeniden belirlenerek en az enflasyondaki artış kadar zamlanmalıdır. Esas olan enflasyonla mücadeleyi kazanmaktır, hayat pahalılığını bitirmektir, bunun da mücadelesi verilmektedir.”
– “En önemli meselelerden biri terör”
Bölge için en önemli meselelerden birinin 40 yıldan bu yana milletin ve ülkenin başına bela olan terör olduğunun altını çizen Destici, şöyle konuştu:
“Sadece güvenlik korucularımızdan Van’da verdiğimiz şehit sayısı 830. Bütün bölgede buna askerimizi, polisimizi, öğretmenimizi, imamımızı, kundaktaki bebelerimizi kattığımızda binlerce hayatımızı aldı. On binlerce insanımız hayatını kaybetti, ailelerinden, yuvalarından, köylerinden, sevdiklerinden kopartılarak götürüldü. Bundan 10 yıl önce Hakkari'de bir terörist öldürüldü. Yaşı çok gençti. Muş'un Korkut ilçesi İçboğaz köyünden. Sonra babası evine Türk bayrağı astı. Arap kökenli bir aile. Çocuğunu o zaman Hakkari'de yatılı öğretmen okuluna vermiş. PKK çocuğu almış, terör yuvasına götürmüş ve terörist yapmış ama ailenin bundan haberi yok. Babası dedi ki: 'Ben çocuğumun kaybettiğime mi üzüleyim terörist olarak öldüğüne mi üzüleyim?' Beni çok etkiledi. Aileyi ziyaret ettim. 'Mesuliyet sizden çok bizdedir yani devlettedir.' dedim. Aileler de çocuklarına sahip çıkacak, devlet de sahip çıkacak. Hep birlikte çocuklarımıza, gençlerimize sahip çıkacağız.”
Van'a gelirken ziyaret ettiği Tatvan'da bir vatandaşın yanına gelerek kimliğini gösterdiğini ve “Benim de kimliğimde Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşı yazıyor.” dediğini anlatan Destici, “Elbette hepimiz bu büyük Türk milletinin birer ferdiyiz dedim. Kürt kökenli olabiliriz, Türkmen, Çerkes, Zaza olabiliriz ama hepimiz Türkiye Cumhuriyeti Devletinin vatandaşıyız. Ölçümüz asla etnik köken değildir, ölçümüz devletin varlığına, ülke bütünlüğüne sahip çıkmak, bayrağımızın altında bir ve beraber yaşama iradesi ortaya koymaktır.” dediğini anlattı.
– “Her fikre ve düşünceye saygılıyız”
Devletin varlığı, ülkenin bütünlüğü, milletin istiklal ve istikbali ile bayrağın sonuna kadar savunucusu olduklarını vurgulayan Destici, bununla birlikte her fikre ve düşünceye saygılı olduklarını söyledi.
Bazı siyasetçilerin bölgeye gelerek Kürt kökenli kardeşlerinin gözünü boyamak ve “Oylarını alabilir miyim?” düşüncesiyle birtakım vaatlerde bulunduklarını belirten Destici, şunları kaydetti:
“Geçmişte iktidar oldular, yaptılar mı? Yapmadılar. Ya da gelecekte yaparlar mı? Yapmazlar. Sadece ve sadece milletin duygularıyla oynayıp karışıklık çıkarmak, başka düşünceleri yok. Doğru nerede, hak nerede elbette onun yanındayız. Siyaseten en karşımızda olan da doğru bir teklif getirdiğinde onu destekleriz ya da en yanında olduklarımız yanlış yaparsa 'Bu yanlıştır, doğrusu budur.' deriz. Doğru kimden gelirse gelsin onun yanında durduk, bundan sonra da doğrunun, hakkın, adaletin, devletin varlığının, ülkenin bütünlüğünün, milletin istikbalinin ve günümüzde de bunun savunucusu ve uygulayıcısı olan ve Cumhur İttifakı protokolüne 'ilayı kelimetullah için' diye yazan Cumhur İttifakı'nın yanındayız. Devletin varlığını, ülkenin bütünlüğünü zedelemeyecek, milletin birliğine zarar vermeyecek oranda toplumsal hakların, taleplerin tamamı karşılanabilir ve karşılanmalıdır. Bunları açık yüreklilikle söylüyoruz. Bizim korkuları da yenmemiz gerekiyor. Biz hep birlikte daha çok kucaklaşmalı ve daha çok bir araya gelmeliyiz ve meselelerimizi konuşarak çözmeliyiz.”
“ABD, Türkiye olmasaydı çoktan Suriye'nin kuzeyinde bir terör devleti kurmuştu, aynen Irak'ın kuzeyinde kurmak istediği gibi.” diyen Destici, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Ya da bugün nasıl Yunanistan'ı kışkırtıp üzerimize saldırtıyor. Karşısında güçlü bir Türkiye olmasa 1920'deki gibi Yunanistan'a Türkiye'yi işgal ettirecek seviyeye kadar giderler. Onun için güçlü olmak zorundayız. Türkiye'yi durdurmak istiyorlar. Savunma sanayisinde attığı adımları durdurmak istiyorlar. Bunlar olduğu anda Türkiye'nin olurunu almadan sadece bölgede değil, dünyada da adım atamayacaklarını biliyorlar. PKK'nın verdiği mücadele asla bölge insanı için verilen bir mücadele değildir. Emperyalistlerin amaçlarını gerçekleştirmek için verilmiş olan bir mücadeledir. Bunu hepimizin bilmesi lazım. Biz birlikte büyük Türkiye'yiz, bunu kimsenin bozmasına nasıl bugün müsaade etmediysek bundan sonra da müsaade etmeyeceğiz. Gelecek yıl yapılacak seçimler var. Biz AK Parti, MHP ve BBP olarak Cumhur İttifakı'nda birlikteyiz. Ben inanıyorum ki Vanlı kardeşlerimiz yine bu ittifakımıza daha güçlü bir destek verecekler. Karşımızda kimler var diye baktığımızda ülkemize, milletimize, devletimize çözüm üretebilecek bir irade göremiyoruz. Masada oturanlarının bir iradelerinin olmadığını görüyoruz.”
Destici, konuşmasının ardından partisine üye olanlara rozet taktı, esnafı ziyaret etti.