Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya

Hamileyken enkazdan çıkarılan anne, doğan bebeğiyle hayata tutunuyor

MALATYA (AA) – HATİCE

MALATYA (AA) – HATİCE YETMEN – Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023'deki depremlerde Malatya'da çöken binanın altında kalan ve eşi, oğlu ile kayınbiraderini kaybeden anne, depremden sonra kucağına aldığı bebeğiyle yaşama tutunuyor.

Malatya'nın Yeşilyurt ilçesi Turgut Özal Mahallesi'nde bulunan Bulutlar Sitesi, Kahramanmaraş merkezli depremde yıkıldı. Binanın 1'inci katında oturan 5 aylık hamile Ümmügülsüm Akdoğan (31), eşi Yavuz Akdoğan (31) 21 aylık oğlu Halil Musa ve kayınbiraderiyle enkaz altında kaldı. Depremden 48 saat sonra Akdoğan, ekipler tarafından kurtarılırken, eşi, oğlu ve kayınbiraderi hayatını kaybetti.

Yaşama deprem sonrasında dünyaya gelen oğlu Yavuz Selim'le tutunan Akdoğan, kaybettiği 21 aylık oğlu ve eşinin acısını bebeğiyle gidermeye çalışıyor.

Geçici konaklama merkezinde yaşamını oğluyla sürdüren Ümmügülsüm Akdoğan, AA muhabirine, depremde evlerinin kısa sürede çöktüğünü, enkaz altındayken eşi ve oğluyla vedalaşma imkanı bulduğu için bir nebze de olsun kendini mutlu hissettiğini söyledi.

Enkazda ekipler tarafından kurtarıldığında eşinin, oğlunun ve kayınbiraderinin vefat ettiğini, karnındaki bebeğinin de öldüğünü düşündüğünü anlatan Akdoğan, "Bebeğin de öleceğini tahmin ediyordum. Çok şükür rabbim onu da bana bağışladı. Bana ulaştıklarında bilincim çok yerinde değildi. Eşim vefat ettikten sonra benim aklım gitti. Ama hamile olduğumun farkındaydım. Beni çıkaran ekibe söyledim. Hastaneye götürüldüm orada muayene ettiler şükür bir şey olmamıştı." dedi.

– "Çocuğumla güç buldum"

Akdoğan, deprem sonrası hastane ve doğum sürecinin çok zor geçtiğini anlatarak "Süreç çok zor. Normalde hastaneye giderken eşimle gitmeyince genelde anneler problem eder. Ben hastaneye gitmek bile istemiyordum. Zaten çok halsiz olduğum bir dönemdi. Bebek doğarsa ben ona nasıl bakacağım diye düşünüyordum. Çünkü kucaklayacak halim yoktu. Bir buçuk yıl içerisinde çok yol kat ettim. Çocuğumla güç buldum. O süreç çok zor. Doğum esnası çok zor, hastanede olmak çok zor, eve geldiğinde de çok zor. Ama kolay olmayacağını biliyordum. Hamdolsun atlattık." diye konuştu.

– "O benim için çok büyük bir lütuf"

Doğum sırasında yanında eşinin olmayışının acısını hissettiğini ifade eden Akdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Doğumda yanımda ailem, eşimin ailesi de vardı ama çok yalnızdım. Bu yalnızlığı iliğime kadar yaşadım. Ben bu depremi çok aciz bir şekilde yaşadım ama oğlum benden daha acizdi. Ben onun için toparlandım. O da çok keyifli bir çocuk, ona hiçbir şey yaşatmamaya çalışıyorum. Hamileyken biliyorsunuz var ama kucağınıza aldığınızda o benim için çok büyük bir lütuf. O olmasaydı aklım başımda olmazdı. Hiçbir şeye hevesiniz yok ama bakıyorsunuz oğlum var o yüzden sizde onun için hevesleniyorsunuz."

– Vefat eden oğlunun doğum günü Anneler Günü'ne denk geldi

Vefat eden oğlunun 12 Mayıs'ta doğum günü olduğunu aktaran Akdoğan, oğlunun doğum gününün Anneler Günü'ne denk geldiğini aktardı.

Anneliğin zor olduğunu ancak bebeğinin Allah'ın emaneti, eşinin hatırası olduğunu dile getiren Ümmügülsüm Akdoğan, şöyle konuştu:

"Özel gün gibi bir telaşım yok sevmiyorum ama annelik çok güzel ve çok zor. Ben 31 yaşındayım belki annelerin yaşadığı çoğu şeyi yaşamadım çünkü vefat eden oğlum 21 aylıktı. Anne olarak 21 aydan sonrasını görmedim ama çok ağır dönemler geçirdim. Şu an ayakta kalma sebebim oğlumdan dolayı. Annelik çok zor. Ona bakıp büyütmen, uykusuz kalman bunlar çok güzel ama onun için kalmak zorundayım. O bana eşimin hatırası rabbimin emaneti. Artık hiçbir şeye benim gözümle bakmıyorum. Oğlumun babası yanında değil ama babası hep var. Oğlumuzla hayallerimiz de var bundan sonraki dönemimiz hep onun üzerine kurulu. İnşallah iyi yetiştirebileyim. İnşallah onun hayrını görebileyim."

Deprem yaşayan insanların annesini, babasını, evladını, yakınlarını kaybettiğini aktaran Akdoğan, geride kalanların ailelerine tutunmasını, hayata ve çocuklara dört elle sarılmasını istedi.