Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Recep Altay

Bilgisiz fikirler çağı: Herkes konuşuyor peki ya bilenler?

Herkese merhaba,

Kıymetli okurlarım, uzun bir süredir hem günlük yaşam içerisinde hem de medyada gözlemlediğim kadarıyla kronik olarak değerlendirdiğim bir sorunu yazımda dile getirmeye çalışacağım. Günümüz medya dünyasında, özellikle de tartışma programlarında, herkesin her konuda bir fikri var. Ekranların karşısına geçen müdavim kadrolu yorumcular, siyasetten ekonomiye, bilimden sanata kadar uzanan geniş bir yelpazede adeta uzman edasıyla konuşuyorlar.

Hatta en bariz örneğine olarak bugün bir televizyon kanalında şahit oldum. Ekonomi uzmanları, şubat ayı enflasyon verilerini yorumlarken program sunucusu birden, “2025 Sinema Oscar Ödülleri açıklandı. Bu konuda neler söylersiniz?” diye bir soru sordu ve konuklar da her şey normalmiş gibi yanıt vermeye çalıştılar.

Bu durum sadece izleyicileri yanıltmakla kalmıyor aynı zamanda toplumda yüzeysel bir bilgi kültürünün yaygınlaşmasına da neden oluyor.

Bilgi olmadan fikir sahibi olmak ne kadar mümkün?

Maalesef günümüzde bilgiye ulaşmak her ne kadar kolay olsa da bilgiyi derinlemesine anlamak ve analiz etmek yerine yüzeysel bir şekilde tüketmek daha yaygın hale geldi. Sosyal medyanın da etkisiyle insanlar hızlıca fikir beyan etme eğiliminde… Ancak bu fikirler, çoğu zaman birkaç başlık okumak veya birkaç dakikalık bir video izlemekle sınırlı kalıyor. Oysa gerçek bilgi emek ister, zaman ister ve derinlemesine bir araştırma gerektirir.

Nitekim medyanın ötesinde günlük yaşamda da bunun örneklerini çoğu kez görmekteyiz. Özellikle üniversite ortamında denk geliyorum. Akademik personel, panel, sempozyum ve kongrelerde konuşmacı olarak yer alıyor. Kişilerin uzmanlık alanları ile yaptıkları konuşmalara ve verdikleri eğitimlere bakıyorum, hakikaten içselleştirilmemiş fikirden öteye gitmediğini görüyorum.

Toplum olarak bilmiyorum ya da bilgim yok demekten çekiniyoruz. Adeta bu ifadeleri bir zayıflık belirtisi olarak görüyor, bilgisizliği itiraf etmeyi bir eksiklik sayıyoruz. Oysa bilmiyorum demek, aslında bilgiye açık olduğumuzu ve öğrenmeye hazır olduğumuzu gösteren bir erdemdir. Ne yazık ki özellikle sosyal medya ve kamusal alanlarda, herkes her konuda bir şeyler söylemek zorunda hissediyor. Bu durum, bilgi sahibi olmadan fikir beyan etme eğilimini körüklüyor ve yanlış bilgilerin yayılmasına zemin hazırlıyor. Oysa bilmiyorum diyebilmek, hem kişisel gelişim için bir adımdır hem de toplumda sağlıklı bir bilgi alışverişi kültürünün oluşmasına katkı sağlar. Bilmediğimizi kabul etmek, öğrenmenin ilk adımıdır. Bu cesareti gösterebilmeliyiz. Bu konuda komedyen Cem Yılmaz’ın, ‘Faruk Eczanesi’ni soran kişiye bilmediği halde ısrarla “Başka eczane olmasın” diye direten repliğini akıllara getiriyor. Mevzuyu çok güzel anlatan bir diyalog izlemenizi tavsiye ederim.

Peki, neden bilgi olmadan fikir sahibi olma eğilimindeyiz?

Bunun birkaç nedeni olabilir. İlk olarak, bilgi edinmek emek ister. Oysa fikir beyan etmek, özellikle de sosyal medya gibi platformlarda, neredeyse hiçbir çaba gerektirmez. İkinci olarak, günümüzde hızlı olmak önemli bir değer haline geldi. Bir konu hakkında en hızlı şekilde fikir beyan eden kişi, adeta bir adım öne geçiyor. Ancak bu hız, çoğu zaman doğruluk ve derinlik pahasına elde ediliyor.

Bu durumda ne yapmalıyız?

Öncelikle, fikir beyan etmeden önce bilgi edinmek için zaman ayırmalıyız. Bir konu hakkında konuşmadan önce, o konunun temel kaynaklarına inmeliyiz sonrasında bilgiyi sorgulamalıyız. Her duyduğumuz veya okuduğumuz şeyi doğru kabul etmek yerine, kaynağını ve güvenilirliğini araştırmalıyız.

Son olarak, bilgiye dayalı bir fikir kültürünü yaygınlaştırmalıyız. Bu, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde bir sorumluluktur. Nitekim bilgi sahibi olanlar konuşmazsa, fikir sahibi olanlar konuşur. Bu söz, tam da bu durumu özetler nitelikte. Bilgiye sahip olanlar, çeşitli nedenlerle sessiz kaldığında, bilgiden yoksun ancak kendine güvenen kişiler, sahneyi dolduruyor.

Kalın sağlıcakla.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir