Ahmad Jawid Obayd yazdı: TG1’in asılsız iddiaları

TG1, üç gün önce Mareşal Abdulraşid Dostum’a savaşmaması için Katar Devleti tarafından 50,900,000$ ödeme yapıldığını iddia etti.

Bunun yanında bir çok başka lider ve kişilere miktarı değişmekle birlikte ödeme yapıldığını ileri sürdü. Böyle bir haberi kesinlikle redediyorum. Bu tür haberler ve bu belgelerin doğru olmadığı aşikar olarak bellidir, haberi yapan İtalyan haber sitesi belgelerin sahte olduğu anlaşılmış olsa gerek çok kısa sürede haberini kaldırdı.

Mareşal Dostum, neredeyse 40 yıldır Afganistan’ın kuzey ve güneyinde terörizme karşı güçlü bir şekilde savaştı. Hatta oğlu Kurmay Binbaşı Yar Muhammet Dostum halkı için terörle mücadelede ve Taliban saldırılarına karşı asker ile omuz omuza durdu ve mücadele etti.

Başka hiçbir “liderim” diyen kişilerin oğlu ya da kendisi bu kadar fedakarca durmamıştır.

Kuzey Afganistan’da bölgesel olarak hakim olduğu dönemde para bastırmış ve bunu bölgede kabulünü sağlayan bir lider hiçbir zaman maddiyat için milletinin mücadelesine halel getirmeyecektir.

Afganistan Türkleri, Mareşal Dostum’un ne kadar dik duruşlu ve sözüne sadık biri olduğunu iyi bilmektedir. Bugün düşmanı olan herhangi birine ya da Taliban’a “Mareşal Dostum nasıl biri? diye sorulsa alınacak yanıt “Sözünde duran ve mert biridir” olacaktır.

Bu mertliğini mücadele hayatı ve 20 yıl içinde Afganistan’da yapılan bütün seçimlerde Türklerin Mareşal Abdulraşid Dostum liderliğinde kilit rol oynamasında hiçbir zaman milletinin menfaatini para ya da makamlara karşı satmayarak, saf değiştirmeden dik durarak ispatlamış bir lider olması bu yapılanları sadece bir karalama çalışması olduğunu netolarak göstermektedir.

Ashraf Ghani 7 yıllık iktidar döneminde Mareşal Dostum’un gücünü zayıflatmak için elinden geleni yapmıştır.

Halk Mareşal Dostum’un yanında olduğu için Ghani birçok girişiminde başarılı olamadı.

Şimdiyse gerçek konuya dönmek gerekirse Ashraf Ghani iktidarı olan cumhuriyet zaten yıkılmak üzereydi.

Tüm siyasi ve etnik liderler, ortağı oldukları yirmi yıllık Karzai ve Ghani’nin yolsuzluğuna batmışlardı. Mareşal Dostum ve bazı liderler, kahraman vatansever komutanlar hariç diğer tüm generalden ve alanda olanların savaşmak için ne motivasyonları ne de yetenekleri kalmıştı.

Gerçek şu ki cumhuriyetin çöküşü aslında 2018’de ABD ile Taliban arasında resmi müzakerelerin başlaması ile hız kazandı.

Amerika kendi parasıyla ve askerlerinin kanıyla kurduğu ve desteklediği cumhuriyetçi hükümetin meşruiyetini bu müzakere ve ardından Doha Anlaşmasıyla yerle bir etti.

Doha Anlaşmasında, anlaşması sonrası İslami bir sistem çok net bir şekilde dile getirilmişti.

Bu sistemin anlaşmaya taraf olan Taliban tarafından oluşturulduğu açıkça biliniyordu. Yozlaşmış bir cumhuriyet, yozlaşmış bir sistem ve yozlaşmış kayyumlarla korunamazdı.

Onu ayakta tutan ve hayatta kalmasını sağlayan sadece Amerika’nın yardım ve desteği idi. Bu destek kesilince cumhuriyet yıkıldı.

Ghani’den Karzai’ye kadar bu cumhuriyette kimlerin ne kadar yozlaşmış ve hain oldukları, çöküş ve başarısızlıktan kimin sorumlu olduğu, farklı bakış açıları ve analizlerle sunulan bir tartışmadır.

Ama gerçek şu ki Mareşal Dostum sonuna kadar halkının yanında yer aldı, Türkiye Cumhuriyeti’nde 11 gün komada kaldıktan sonra da doktorların izni olmadan milletinin zor günlerinde gidip en ön safta yer aldı.

Ne yazık ki Afganistan’ın Taliban’ın eline geçmesinde gerçek sorumlu ve suçlu Ghani ve Karzai, Abdullah ve mücadele etmeyen kendini başkomutan ilan edip halkın hazinesini çarçur eden, sonra herkesten önce ülkesini terk edip kaçan Ashraf Ghani’dir.