Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya

Ayhan Bilgen: Bağımsız adaylar girişimi, Türkiye siyasetinde yeni bir başlangıcın vesilesi olacak!

SES Partisi Genel Başkanı Ayhan Bilgen, “Şehirlerde yaşayan insanlar, çürümüş parti ilişkilerinin ve kişisel rantın şehir yararı ve toplum çıkarının önüne geçmemesi için sorumluluk almalı ve ellerini taşın altına koymalıdırlar. Biz bu nedenle yerel seçimlerde bağımsız adayları önemli bir çıkış olarak görüyoruz.” dedi.

SES Partisi Genel Başkanı

Türkiye’nin Sesi Partisi (SES Parti) Genel Başkanı Ayhan Bilgen, yaklaşan yerel seçimler ve dış politikadaki gelişmelere dair dikkat açıklamalarda bulundu.

Sözlerine İsrail’in Gazze’de yaptığı soykırım ve insan hakları ihlallerine ilişkin görüşlerini paylaşarak başlayan Ayhan Bilgen, “Küçük bir coğrafyada yüzbinlerle ifade edilen çocuk ve insanın açlıkla pençeleşiyor olması, dünyada ideolojilerin bittiğini ve sistemlerin çöktüğünü gösteriyor. Bu tablo karşısında Batı’nın ‘Filistin’e insani yardım yapılmalı mı, kısa süreli ateşkes sağlanmalı mı?’ tartışmasını yapıyor olması çifte standart ve iki yüzlüğü gözler önüne sermektedir. İnsanlık Gazze’de çocukların öldürülmesiyle ilgili sınavını doğru veremezse insanlığın geleceği tehlikeye girmiş olacak. Bu insani değerlerden uzak yaklaşımı hiçbir mazeret haklı kılamaz. Filistin’de hayatını kaybeden çocuklar ne terörle mücadeleyle ne de bir devletin egemenlik hakkıyla açıklanabilir. Ekim ayından bu yana İsrail tarafının sürdürdüğü operasyonlarda 10.000’in üzerinde çocuk hayatını kaybetti.” dedi.

‘Genel Başkan Bilgen, Gazze’de sadece atılan bombalar ve sivilleri hedef alan saldırıların değil açlık tehlikesinin de Filistinli çocukları tehdit ettiğini ve başta Arap Birliği, bölge ülkeleri, İslam dünyasıyla beraber bu savaşa göz yuman Batı uygarlığının bu insanlık sınavını kaybettiğini belirtti.

Öte yandan NATO’nun genişlemesi yönünde alınan kararı Türkiye’de muhalefetin çöküşü olarak okuduklarını ifade eden Bilgen, şunları kaydetti;

Türkiye siyasetinin en temel yapısal sorunlarından birini dün yaşanan dış politika tartışmasıyla bir kere daha görmüş olduk.

Türkiye’de bazen iktidar, muhalefet boşluğu kapatmaya çalışırken bazen de muhalefet iktidarmışçasına hareket etme tavrını ortaya koyuyor.

Türkiye’nin üzerindeki baskılar, tehditler ve muhtemelen NATO’dan çıkarılma ihtimali Türkiye’nin gerçekçi politik imkanları göz önüne alındığında, iktidar ve Cumhur İttifakı içerisindeki partilerin NATO’nun genişlemesi yönünde kullandığı oyu bir yere kadar anlaşılabilir kılar.

Ancak muhalefet, toplumsal beklentiyi ve Türkiye’nin çıkarlarını düşünerek hareket etmelidir.

Biz ülke yararına olan konularda muhalefet ve iktidarın beraber hareket etmesini onaylasak da NATO’nun genişlemesi yönündeki kararın Türkiye’nin yararına bir sonuç olduğunu düşünmüyoruz.

Biz dünyayı tekrar iki kutuplu bir soğuk savaşa ve olası bir 3. Dünya Savaşı senaryosuna çekecek her türlü girişimi insanlık için tehlikeli görüyoruz.

Bu nedenle biz en azından muhalefetin NATO’nun genişlemesi konusunda alınan karara karşı çıkması gerektiğini düşünüyoruz.

Bu tehdidi muhalefet de göremeyecek ve itiraz etmeyecekse Türkiye’de muhalefete ne ihtiyaç var?

Ne yazık ki dün bir kere daha gördük ki muhalefet, kendisi adeta iktidarın bir parçası olarak görmekte ve bu doğrultuda hareket etme eğilimindedir. Bu hepimiz için bir endişe kaynağıdır.

“Artık Türkiye’de toplum kendi başının çaresine bakmak durumunda”


Ayhan Bilgen sözlerini şöyle noktaladı;
”Hem Filistin’de yaşanan süreç ve dünyada ortaya çıkan tıkanma hem de Türkiye iç siyasetinde partilerin sahici özne olma durumundan çıkası dolayısıyla biz yerel seçimlerde Türkiye’nin artık muhalefet üzerinden bir irade geliştirmesinin anlamlı olduğunu düşünmüyoruz.

Artık ülkemizde toplum kendi başının çaresine bakmak durumunda. Şehirlerde yaşayan insanlar, çürümüş parti ilişkilerinin ve kişisel rantın şehir yararı ve toplum çıkarının önüne geçmemesi için sorumluluk almalı ve ellerini taşın altına koymalıdırlar.

Biz bu nedenle yerel seçimlerde bağımsız adayları önemli bir çıkış olarak görüyoruz. Bu çıkış yolunun siyasetin yeniden yapılanması için cesur ve değerli bir yol olarak gördüğümüz için destekliyoruz.

Fakat özel olarak Türkiye’nin neresinde olursa olsun şeffaf belediyecilik yapacak ve toplum yarını kişisel çıkarının önüne koyacak nitelikte olduğunu düşündüğümüz adayları hangi partiden olursa olsun destekleyeceğiz.”