Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Atıf Özbey

2023 seçimlerinin analizi-1

Türkiye, ikinci yüzyılına girerken seçimlerini hayırlısıyla huzur içerisinde yaptı.

Muhalefet erken yapılacağını mütemadiyen seslendirdiyse de seçimler zamanında yapıldı.

6 Şubat’ta 11 ilimizde 50 binin üzerinde insanımızın hayatını kaybettiği deprem sonrası, kamuoyunda seçimlerin sonbaharda yapılması gerekliliği ağırlık kazanmıştı.

Millet İttifakı bir an evvel seçimlerin yapılması gerektiğini, aksi taktirde Sn. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçimlerinden kaçmış olacağını iddia ediyordu. Sn. Erdoğan ise bu oluşan havayı, seçimleri bir ay öne çekerek kendi lehine bozdu.

Millet İttifakı; CHP, İyi Parti, Saadet Partisi, DEVA, Gelecek ve Demokrat Parti’den oluştu.

HDP/Yeşiller Sol ile sıkı bir işbirliği içerisinde olunmasına rağmen bu durum ittifak tarafından hep gizli tutulmaya çalışıldı.

Ancak bu gizlilik bir taraftan Selahattin Demirtaş’ın diğer taraftan Kandil’in Sn. Kılıçdaroğlu’na destek mesajlarıyla açığa çıktı.

Emek İttifakı bileşenleri (HDP/Yeşiller Sol +TİP) 1. turda cumhurbaşkanı aday çıkarmayarak resmi olarak, Millet İttifakı adayı Sn. Kılıçdaroğlu’na desteklerini beyan ettiler.

Sn. Sinan Oğan, Ata ittifakı’nın (Zafer Partisi, Adalet Partisi, Ülkem Partisi, Türkiye İttifakı Partisi) Cumhurbaşkanı adayı olarak 100 bin imzayı toplamayı başardı ve adaylığını resmileştirdi.

Sn. Muharrem İnce de lideri olduğu Memleket Partisi’nin adayı olarak 100 bin imzayı çok kolay bir şekilde topladı. Böylece CB adaylığını garantiledi.

Daha ilk günden CHP’den İnce’ye ağır bir saldırı bombardımanı başladı.

Maalesef kaset kupasıyla seçime yakın Sn. İnce’nin yarıştan çekilmesi sağlandı.

Bu utanç verici bir durumdu. Millet İttifakı bu durum karşısında zil takıp oynarken, Muharrem Bey’e sadece Sn. Erdoğan sahip çıktı. Bu kumpasa ses çıkarmayan Millet İttifakı zararlı çıkan tek taraf oldu.

Çünkü halkımız bu tür belden aşağı kumpaslara hiçbir zaman prim vermez.

İyi Parti Genel Başkanı Sn. Meral Akşener’in Sn. Kılıçdaroğlu’nun adaylığına 6’lı Masa’da istikrarlı bir şekilde itiraz ettiği bilinen bir gerçekti.

O daha çok İstanbul Büyükşehir Başkanı Sn. Ekrem İmamoğlu’nun adayı olmasını istiyordu.

Kılıçdaroğlu’nun aday olmak istediğini masada bizatihi ağzından duyunca, Akşener masadan kalktı ve ağır ithamlarda bulundu.

Bu ağır ithamlardan bir gün sonra da tekrar hiçbir şey olmamış gibi, dönüp masaya oturdu. Bu ikircikli, oldukça istikrarsız tavır seçimlerde Millet İttifakı’na ağır bedeller ödettirdi.

Çünkü halkımız istikrarsız ve anlaşılmaz siyasetçilere asla prim vermez.

1. tur Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimleri 14 Mayıs’ta yapıldı. Her zamanki gibi neticeler çok hızlı bir şekilde kamuoyuna açıklandı.

YSK bu seçimlerde çok daha titiz davrandı. Oluşacak spüklasyonlara karşı zamanında açıklamalarda bulundu.

Bizatihi Başkanı Sn. Ahmet Yener, sık sık basını bilgilendirdi.

Bu durum seçim takviminin ilan edildiği ilk günden itibaren düzenli bir şekilde yapıldı.

Seçim sonucunda, Cumhurbaşkanı Sn. Erdoğan %49.50, Sn. Kılıçdaroğlu, %44.90, Sn. Oğan, %5.20, Sn. İnce ise seçimlerden çekilmiş olmasına rağmen %0.40 oy aldı.

Cumhurbaşkanı seçimi haliyle 2. tura kaldı.

Cumhurbaşkanı seçimlerinin 2. tura kalması Türkiye seçmeninin demokratik kültürü ve ulaştığı olgunluk seviyesi bakımında son derece önem arz etti.

Seçmenin 0.5 oy gibi çok düşük bir oy oranı ile cumhurbaşkanlığı seçimlerini 2. tura bırakması büyük bir anlam ifade ediyor.

Millet İttifakı’nın bileşenleri özelikle ittifakın cumhurbaşkanı adayı Sn. Kılıçdaroğlu, ilaveten bütün Batı, koro halinde Türkiye‘de diktatoriyal bir yönetimin olduğunu söyleyip durdular. Oyların çalınacağını, YSK’nın Sn. Erdoğan’ın emrinde olduğunu her fırsatta söylediler. Seçim sonuçları bu konsepti de çökertti.

6’lı Masa HDP/Yeşiller Sol’u sürekli aşağıladı. HDP geleneğinden gelen ve devam eden partilerin politikaları kendi Genel Merkezlerinde oluşturulmuyor.

Her halükarda kendilerine sonsuz kredi açan bir Kürt seçmenin olduğuna inanıyorlar.

Bu krediyi 33 yıldır hoyratça kulanıyorlar. Bu seçimlerde çok daha bilnçsiz bir şekilde kulandılar.

Kılıçdaroğlu’nun adaylığının Saadet Partisi Genel Merkezi’nin önünde Sn. Karamollaoğlu tarafından ilan edildiği dakikalarda HDP Eş Genel Başkanı Sn. Mithat Sancar da HDP olarak Kılıçdaroğlu’na desteklerini açıkladılar.

O dakikalardan itibaren HDP kilit parti olmaktan çıktı ve 1. turun sonunda Sn. Oğan’ın aldığı 5.2 oy kendisini ve Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ı 2. turun belirleyici aktörleri konumuna oturtu.

Devamı gelecek

YORUMLAR

Bir adet yorum var

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER