Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Kutfettin Fırat Şan

Namaz Kafe

Aldık aynayı karşımıza, süslendik, kokulandık, tarandık ve yol görünmeye başladı.

Kime? En sevgiliye.

Vakit konuşulmuş, mekan belirlenmiş, iki göz dört görmeye yol tutmuş.

Nereye? En sevgiliye.
Randevu kaçırılmaz, bekleyen bekletilmez, kavuşmak her zamankinden daha güçlü.

Kime? En sevgiliye!

Neden namaz kılıyorum sorusunu kendime sorduktan sonra bende şekillenmeye başladı bu düşünceler.

Aslında bir randevuydu namaz benim için ve ben Allah ile konuşmaya, Allah ile buluşmaya gidiyordum.

İşin maddede kalan kısmından sıyrıldım, sadece manası bile benim için yetmişti cevabı bulmak için. Bu bir randevuydu; muhabbet için, sevgi için, aşk için…

Kimimiz ailesiyle, kimimiz sevdikleriyle, kimimiz yakın zamanda evleneceği kişi ile sürekli bir iletişim içindedir. Aradaki sevgiyi, bağı sıkı tutmak, daha da güçlendirmek ve taçlandırmak için süreklilik arz eden bir iletişim içindedir.

Namaz da böyle bir şey bizler için sanırım. Allah’a inancımızı vakit vakit sorgulamak için, O’na sevgimizi göstermek için, O’nsuz olamadığımızı göstermek için.

Başta da dediğim gibi: Namazın maddedeki gerekliliğinden sıyrılıp manadaki gerekliliğine baktığımızda dahi güçlü bir tesir oluşur.

Seni seven, seni yanında isteyen Yüce Allah’ın sana davetidir namaz. Seni konuşmaya davet eden, anlatmaya davet eden, mekanı da vakti de tayin eden Yüce Allah’ın bir organizasyonudur namaz.

Seven sevdiğine gitmez mi? Seven sevdiğine koşmaz mı? Seven sevdiğini bekletir mi?

Bekletmeye lüzum yok, açık adres elimizde: “Namaz Kafe!” Tüm insanlık davetlidir, en çok da ben.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER